Seyahat Rehberi

Genel Bakış

Yemen, Orta Doğu’nun tarihi açıdan en zengin ancak en az ziyaret edilen yerlerinden biridir. Buraya seyahat etmek zorluklarla dolu olsa da, maceraperest ruhlara antik şehirler, nefes kesici manzaralar ve eşsiz kültürel miras sunar.

Yemen, en güzel haliyle, inanılmaz manzaralar, çarpıcı İslam mimarisi ve hareketli çarşıların yanı sıra huzurlu camiler, yemyeşil vadiler ve heybetli dağlarla dolu bir yerdir. Başkent Sana, Yemen’in iki yüzünü bünyesinde barındırır: lüks turizm altyapısına sahip modern şehir ve Ulu Camii ve kilden yapılmış özgün, çok katlı binalarıyla eski şehir. Dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Sana’yı, otel çatılarından gezebilir, eski çarşılarının otantik atmosferinin tadını çıkarabilir veya 700 yıllık görkemli Ulu Camii’nin büyüsüne kapılabilirler.

İkinci büyük şehir olan Aden, antik çağlara dayanan bir liman kentidir. Sana’a’dan daha kozmopolit ve özgür bir havaya sahip olması, ziyaret etmeyi ilginç kılar. Keşfedilmeye değer diğer şehirler arasında Çölün Manhattan’ı olarak bilinen Şibam ve bahçe şehri Ravza yer alır. Ancak Yemen’in en inanılmaz cazibe merkezi, adalara özgü 700’den fazla yaban hayatı ve bitki türüne ev sahipliği yapan Sokotra Takımadaları’dır. Galapagos Adaları’nın çağdaşı olarak görülen bu ada, binlerce yıldır varlığını sürdüren kendine özgü bir kabile kültürüyle, eşsiz bir güzelliğe ve bilimsel bir hayranlığa sahiptir.

Romalılar, verimli tarlaları nedeniyle Yemen ülkesine “talihli topraklar” anlamına gelen Arabia Felix adını vermişlerdi. Yemen, bir zamanlar büyük önem taşıyan bir yerdi ve süt ve bal diyarıydı. Ne yazık ki ülke, huzursuzluk, istikrarsızlık ve yaygın terörizmle boğuşuyor, ancak gezginler bu meşhur ilginç ülkenin ziyaretçilere tekrar misafirperverlik göstereceği günü sabırsızlıkla bekliyor.